Karara göre, mahkeme kararına dayanmayan haciz işlemleri kanuna aykırı sayıldı.
Adana’da görülen bir dosyada yaşanan süreç, haciz işlemlerine ilişkin önemli bir hukuki tartışmayı gündeme taşıdı. Halk TV ve Türkiye Gazetesi’nde yer alan bilgilere göre, borçluya ait bir alacak dosyasında yapılan haciz işlemi, mahkeme kararından yoksun olduğu gerekçesiyle Yargıtay’da bozuldu.
İlk Mahkeme Reddetti, Borçlu İstinafa Gitti
Borçlu, haczin geçersiz olduğu iddiasıyla ilk derece mahkemesine başvurdu ancak talebi reddedildi. Bunun üzerine istinaf yoluna gidildi. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, istinaf başvurusunun süresinde gerekçelendirilmediğini belirterek dosyayı yalnızca “kamu düzeni” yönünden inceledi ve başvuruyu reddetti.
Yargıtay: “Haciz İşlemi Geçersiz”
Borçlu, bu kararın ardından dosyayı Yargıtay’a taşıdı. Yargıtay ise kritik bir değerlendirmede bulunarak:
Eksik senedin geçerlilik vasfı taşımadığını,
Mahkeme kararına dayanmayan haczin hukuka aykırı olduğunu,
İcra mahkemesinin senette düzenleme yeri gibi bilgileri resen incelemek zorunda olduğunu
vurguladı.
Kararda, eski Türk Ticaret Kanunu’nun 6762 sayılı 688/6. maddesi gereğince senetlerde düzenleme yerinin bulunmasının zorunlu olduğu, İcra ve İflas Kanunu’nun 170/a-2 maddesi uyarınca da bu eksikliğin mahkeme tarafından kendiliğinden değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi.
Emsal Nitelikte Bir Karar
Yargıtay’ın bu kararı, özellikle icra takibi başlatan alacaklılar ve kendilerine haciz uygulanan borçlular açısından büyük önem taşıyor. Uzmanlara göre karar, benzer nitelikteki uyuşmazlıklarda mahkeme kararı olmaksızın yapılan haciz işlemlerinin iptal edilmesinin önünü açabilir.
Hukukçular, icra takiplerinde usul hatalarının önemli sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekerek hem alacaklıların hem de borçluların bu kararı göz önünde bulundurması gerektiğini belirtiyor.
