İliç'teki altın madeninde bütünsel değil parça parça ÇED raporu alınmış

Avukat Barış Yıldırım, Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni için verilen 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir' kararının ardından dava açıldığını belirtti. Yıldırım, şirketin hem dava öncesinde hem de sonrasında bütünsel ÇED raporu almadığını belirterek, "Şirket, ruhsat sahalarını parça parça bölerek ÇED başvuruları yapmakta ve hukuka aykırı ÇED kararları almakta" dedi.

21 Şubat 2024 Çarşamba 13:29
İliç'teki altın madeninde bütünsel değil parça parça ÇED raporu alınmış

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi Avukat Barış Yıldırım, Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni için verilen 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir' kararının ardından dava açıldığını belirtti. Yıldırım, şirketin hem dava öncesinde hem de sonrasında bütünsel ÇED raporu almadığını belirterek, "Şirket, ruhsat sahalarını parça parça bölerek ÇED başvuruları yapmakta ve hukuka aykırı ÇED kararları almakta" dedi.

Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeninde 13 Şubat'ta yaşanan toprak kaymasında hasar altında kalan 9 işçiyi arama çalışmaları heyelan riski nedeniyle durdurulurken, olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor. TBB Çevre ve Kent Hukuk Komisyonu üyesi Avukat Barış Yıldırım, altın madeni ile ilgili yürütülen ve kendisinin dahil olduğu hukuki süreci anlatarak, 'ÇED'in gerekli olmadığını' raporunu açtığı davayla 2016'da iptal ettirdiğini söyledi. Bölgede HES projesini iptal ettiren Yıldırım, Çöpler Altın Madeni'nin bulunduğu sahanın Munzur Havzası'nda olduğunu ve kimyasal maddelerle altın ayrıştırma depolamanın devam etmesi ile bölgesel yaban hayatı ve birçok ekosistemin yok olduğunu söyledi.

'HUKUKA AYKIRI ÇED KARARLARI ALMAKTA'

Yıldırım, şirketin bütünsel ÇED raporlarını almayarak parçalar halinde rapor aldığını belirterek, "Şirketin, ruhsatlı sahanın tamamıne kayıtlı bütün ÇED raporu alması gerekirken; ruhsat sahalarını parça parça bölerek ÇED başvuruları yapmakta ve hukuka aykırı ÇED kararları almakta. İşte tam da bu 'ÇED gerekli değildir 'Hukuksuzluğa 2016 yılında itiraz, bölge halkı adına dava açmış ve iptal kararı almıştık. Erzurum 1'inci İdare Mahkemesi, projeye verilen 'ÇED gerekli değildir' diyerek iptal etti" dedi. Yıldırım, şirketin hem dava öncesinde hem de sonrasında bütünsel ÇED raporu almadığını ifade ederek, bu durumun hukuksuz olduğunu söyledi.

'SİYANÜR TAŞIYAN BORULARDAN BİRİ PATLADI'

Yıldırım, şöyle devam etti:

Projenin ikinci kapasite artışına 2021'de verilen ÇED olumlu kararına karşı açılan iptal davasının 13 Nisan 2022 tarihinde proje konumunda başarısız olduğu bildirildi. Ben de Türkiye Barolar Birliği Kent ve Çevre Hukuku Komisyonu Üyesi süresiyle ve onarım olarak katıldım. Oradaki hukuki aykırılıkların gerekmesi TMMOB vekilinin yetkilendirilmesiyle parçanın tamamının özetiyle aktarılmıştı. Nihayetinde Türkiye Barolar Birliği, İliç Çöpler Altın Madenciliği projesine süt bir rapor hazırlayarak alternatif hukuka aykırı olduğunu, Munzur ekosistemine zarar verme ve temizleme işlemlerinin durdurulması gerektiğini ifade etmişti. Nitekim 21 Haziran 2022'de altın madeninin bulunduğu sahada siyanür taşıyan borulardan biri patladı ve 20 tona yakın siyanürlü çözülerek aktif oldu. 13 Şubat'a geldiğimizde maalesef büyük bir yüz yaşandı."

'PROJE SAHASINDA 2 BİN 250 BİTKİ TÜRÜ VAR'

Projedeki tüm satışların durdurulması değiştirilmesini sağlayan Yıldırım, "Projenin yürütüldüğü saha, Munzur Dağları havzasında önemli doğa alanı içerisinde ve yine önemli bitki alanı içerisinde. Proje sahasında bugüne kadar saptanmış 2 bin 250 bitki türü var. Yine proje alanının içinde dağıldığı bölge, Avrupa'nın yaban hayatı ve yaşam ortamlarını koruma sözleşmesi Bern Sözleşmesi tesciline göre; kesin koruma altında bulunan dağ keçisi, ayı, su samuru, başak ve hatta neslinin dünyada yok olduğu değerlendirilen Anadolu parsı gibi türleri barındırıyor. Yine bölge önemli kuş alanı olarak da değerlendirilebilecek bir bölge. Büyük su toplama havzasına sahip nehri durumundaki Fırat Nehri havzasının da tam neredeyse merkezi" dedi.

'PROJEDE İSRAR EDİLMESİ HUKUKA AYKIRI'

Yıldırım, "Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal mevzuatına göre; korunması zorunluyken bu ekosistemlere ve insan çevre sağlığına zarar veren bu projede ısrarla hukuka aykırı. Anayasamızın 56. maddesi yine 2872 Sayılı Çevre Kanunu'nun 1, 3 ve 30'uncu maddesi hükümlüleri Aksi halde dünyanın en önemli sisteminin başında gelen Munzur ekosistemini iyileştiririz.Munzur ekosistemi, Avrupa'nın herhangi bir tutulmasın çok daha fazla bitki türü içerir.Aksi halde dünyanın 17. maddesine göre;yaşam sağlığını korumak, korunmak temel görevlerinden bir tanesidir. Kablonun ömrünün korunmasının engellenmesi, çevrenin korunmasının engellenmesi, ekosisteminin korunmasının olmaması nazara alınması, doğrudan doğruya geçişlerin sonlandırılması ve yapılmasının tamamen kesilmesini talep ediyoruz" diye konuştu. (DHA)

Son Güncelleme: 21.02.2024 13:36
Anahtar Kelimeler:
IliçMadençed
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner176