Şeyh Bedrettin diyor ki” ay ve güneş herkesin lambasıdır, hava herkesin havasıdır, su herkesin suyudur, ekmek niçin herkesin ekmeği değildir?
Ölüm, herkesin kaçınılmaz kaderidir. Ancak geride bırakılanlar, insanlık adına kazanılanlar ve kaybedilenler, ardından söylenecek iyi ya da kötü sözleri belirler.
Ufukta bir tehlike bulunduğunu anlamak için, kahin olmak gerekmiyor. İnsanlar yanılabiliyor.
İnsan, açlıklar, yokluklar, sömürüler, sefaletler, aşağılanmalar altında yaşamaya devam eden ayrışmayı tercih ediyorsa, bizim ayrışmamız bu değildir. Cemil Meriç’in dediği gibi” namuslularla, namussuz...
Bu iktidar, tek bir aklın hâkimiyetiyle, rehberliğini ve özgür düşünme yeteneğini kaybetmiştir. Asıl beka sorunu budur.
Sonlarını düşünmeyenler, hatalarını artırarak, zulme devamı, kurtuluş zannederler.
Gelişmelere bakınca, plan uygulanıyor, taşeron belli. Ülkede, siyasi sorumlular, iki kutup arasında bocalarken, bu iradenin eylemleri, Müslüman kılıfıyla oruç tutup, İsrail, ABD, İngiliz ürünleri ile,...
Aptallar tehlikeyi başına gelince anlar, bilgelerde tehlikeyi başına gelmeden önce anlar ve tedbir alır, Bu önemli bir tespittir.
Müslümandan, tiksinti planı yaygınlaşıyor, bu insan olmadık, türler yüzünden. Bu işler bilinçli olarak, hiyerarşik bir planın eseri.
Suçluyu savunmak ahlaksızlıktır, suçsuzu da savunmak insanlıktır.
Bu bağlantı sizi https://www.daremedya.com dışındaki bir siteye yönlendiriyor.