Kadının erkekten, erkeğin kadından beklentileri vardır. Bu beklentiler karşılıklı olarak iyi ve doğru bir şekilde yerine getirilirse, ailede huzur ve mutluluk daha kolay elde edilir.
İyi ve sağlıklı bir ilişkide sadece erkeklerin kadınlardan değil, kadınların da erkeklerden beklentileri vardır. Çünkü aile müşterek/ortak oluşturulan bir kurumdur.
Evlilikte benlikten çıkıp biz olma durumu vardır ve bir paylaşma söz konusudur.
Kadının erkekten, erkeğin kadından beklentileri vardır. Bu beklentiler karşılıklı olarak iyi ve doğru bir şekilde yerine getirilirse, ailede huzur ve mutluluk daha kolay elde edilir.
Peki nedir bu beklentiler?
Ben de işi biraz daha ciddiye alıp yerimden kalktım ve kadınlara sordum. “Bir kadının kocasından beklentileri nelerdir?” diye.
Bakın karşıma neler çıktı:
· Eşine karşı sorumluluklarını ve görevlerini bilen, ona göre yaşayan bir koca eşini de böyle yaşamaya mecbur eder.
· Anlayış, fedakârlık ve hoşgörü karşılıklı olmalıdır.
· Kocam, kadınların erkeklere göre daha hassas ve hissi bir yapıya sahip olduğunu unutmamalıdır.
· Kocamdan, onun hayatındaki yerimi ve değerimi sık sık bana hissettirmesini isterim.
· Beni hayatının merkezine alsın. Beni biricik kılsın ki ben de onu biricik kılayım. Birbirimizi her şeyden ve herkesten kıymetli ve özel görelim.
· Yabancı kadınlara karşı olan tavırlarında kocamın benden değil, Allah’tan korkup titremesi gerekir.
· Ev içerisinde kendisi için giyinip süslendiğimde bunu fark etmeli ve iltifat etmeli. Elbisemi, saçımı, kaşımı, gözümü fark etmeli.
· Benden beklediklerini bağırarak, çağırarak değil, teşvik edici güzel sözlerle söylemesini isterim.
· Bana güvensin, ruhen beni desteklesin, yakın akrabalar arasında abartıya, ikiyüzlülüğe kaçmadan övgü dolu sözler sarf etsin, fakat bunu yabancı erkeklere karşı asla yapmasın.
· Ara sıra da olsa ev işlerinde yardımcı olsun
· İyilikle halledeceğimiz bir meselede zora başvurmasın.
· Kimliğime, kişiliğime, karakterime saygısızlık etmesin.
· Unutmasın, bir babanın çocuklarına yapacağı en büyük iyilik, onların annelerini sevmektir.
· Benden beklediği tatlı dil, güler yüz ve güzel davranışları o da bana göstersin.
· Bencil olmasın, eşinin ve çocuklarının da geziye, tatile ihtiyacı olduğunu unutmasın.
· Aşırı kıskançlığın ve diktatörlüğün aileyi mutsuzluğa ittiğini unutmasın.
· Kötü söz söylemesin.
· İyilik etmek istiyorsa, önce ailesini düşünsün.
· Meraklarını, zevklerini ve fikirlerini benimle paylaşsın.
· Her gün benimle sohbete vakit ayırsın. Çünkü bütün gün onu bekliyorum.
· Bazen romantizm sunmayı da becersin. İlişkilerde kadın için süreç önemlidir, erkek için sonuç. Biz sürece önem veririz bunu asla unutmasın.
· Hatalarım ve kusurlarımla beni sevsin. Böyle yaparsa eksiklerimi kapatmaya çalışırım.
· Kocamla özel anlarımız olsun. Mesela haftada bir beraber gezelim. Kaliteli vakit geçirelim. (Yürüyüş, sinema, birlikte yapılan bir aktivite…)
· Eve patlayacak bir bomba gibi değil, gülümseyen bir çehreyle gelsin.
· Arada bir küçük hediyelerle gönlümü hoş tutsun.
· Ailesine göstermemi beklediği saygıyı, kendisi de benim aileme göstersin.
· Çalışmaları ve meşguliyetleri fazla diye beni ihmal etmesin.
· Geç vakitlere kadar dışarıda kalmayı alışkanlık haline getirmesin.
· Benden gizli işler yapmasın. Son sözü yine kendi söylesin ama benimle istişare yapsın.
· Kazancına şüpheli işler veya haram karıştırmasın.
· Beni başkalarının içinde eleştirmesin, kötülemesin ve azarlamasın
· Ailemizle ilgili bir meseleyi ima yoluyla da olsa üçüncü şahısların yanında açmasın.
· Bana dünyalık bir hayat arkadaşıymış gibi bakmasın.
· Beni sadece yatak odası objesi gibi görmesin. Yatak odası dışında da dokunsun ve anlamaya çalışsın.
· Ve evde maddi/güç isteyen işleri üstlensin.
· Hepimizin annesi çok önemli ve özeldir. Annesini sevsin ve önemsesin. Ama bunda denge kursun. Bana gelip en ufak bir meselede; “Annem haklıdır, o doğru söyler, o ne derse o şekilde olur, onu değiştirmeye kalkma…” gibi cümleler kurmasın. Zaten benim de öyle bir niyetim yok. Bana gelip, “Evet hayatım haklısın böyle bir problem yaşıyoruz. Ama nasıl yapalım? Nasıl yapalım da onu da kırmadan bu işi halledelim?” dese ve kabul ederek konuşsa ben zaten daha yapıcı ve çözüm odaklı davranacağım. Çünkü eşimin annesi benim annem demektir.
· Eve gelir gelmez televizyon başına geçmesin. Benim de çarşı-pazar, yemek-aş, çoluk çocuk derken akşama kadar yorulduğumu unutmasın.
(Burada bir erkek olarak birazcık kadınlara seslenmek istiyorum:
Sevgili kadınlar! Erkek eve geliyor ve televizyon başına geçiyor. Emin olun bunun suçu tamamıyla erkeğe ait değil. Bu durum birazcık da kontrolcü kadın davranışından kaynaklanıyor olabilir. Bazı kadınlar erkeği hiçbir yaşamsal alanda / sorumluluk açısından var etmiyor.
Erkek konforu televizyon karşısında veya (yeni nesil erkekler) oyun konsülü karşısında buluyor. Ve orada huzurlu bir şekilde yaşamaya çalışıyor.
Kadının evde kontrolü birazcık gevşetmesi lazım. Erkeğe daha çok sorumluluk verip kendisini az da olsa rahatlatmalıdır.
“Nasıl yani hocam?” demeyin canım.
Mesela siz yemek yaparken, domatesleri yıkayabilir, soğan doğrayabilir, sofraya tabakları götürebilir.
Siz, erkeğe evde yapabileceği işler verin, takdir edin, var edin. Bakın işleriniz ne kadar da hafifleyecek).
· Bana güvensin, sadık olsun ve şefkat göstersin.
“Bütün bunları yapsın daha ne isteyeyim?” dedi en son konuştuğum kadın.
Vesselam!
26 Eylül 2024
Dr. Mahmut Açık